Genellikle yaşla birlikte, kimi zamanda dişlerin erken çekimi nedeniyle genç yaşlarda çene kemikleri eriyebilir. Protez ya da implant uygulanması için uygun olmayan bu durum çeşitli şekillerde kompanse edilebilir. Bu nedenle ya hastanın kendinden alınan kemik, ya da çeşitli şekillerde hazırlanmış kemik dokusu ilavesi gerekebilir (Resim 1). Kemik, doku bankasından ya da hastanın kendisinden (çeneler, kalça) alınabilir. Hastanın kendi kemiğinin kullanılması (otojen kemik grefti) altın standart kabul edilir ve en iyi sonucu verir.
Vücutta kemik grefti alınabilecek çeşitli alanlar vardır. Çene-yüz bölgesinde çene ucundan ya da ağız içinden kemik grefti alınabilir. Üçüncü büyük azı bölgesinden veya üst çenede en son dişin arkasındaki bölgeden alınabilir. Büyük miktarda kemik grefti gerekiyorsa, kalça veya bacaktan alınabilir.
Kemik greftleri tipik olarak çene kemiğindeki her türlü kemik kaybını tamir etmek için kullanılır (Resim 2). Bu kayıplar periyodontal hastalık sonucu oluşan kemik boşluklarından (Resim 3,4,5) tutun da, kist, tümör cerrahisi gibi çok farklı nedenlerle de ortaya çıkmış olabilir.
Kemik boşluklarının telafisi için kadavradan elde edilen kemik (allogreft) ya da sentetik materyaller de kullanılabilir. Greft bölgesinde kemik formasyonunu hızlandırmak ve teşvik etmek amacıyla hastaların kendi kanından elde ettiğimiz faktörleri de (PRP: trombositten zengin plazma) kullanabiliriz.
Kemik greftleri kullandığımız işlemleri şöyle özetleyebiliriz:
Çene kemiğini (kret) genişletme :
Bazı durumlarda çene kemiklerinin protez taşıyan bölümleri (kretler) rezorbe olur (erir) (Resim 6) ve kret yüksekliğini veya genişliğini arttırmak için kemik grefti yerleştirilir (Resim 7,8). Kimi zaman da hastanın kendi kemiğine cihazlar yerleştirilerek yavaş yavaş kemik genişletilir (Bakınız: Distraksiyon osteogenezisi). Böylece hastanın kendi yenilenme potansiyelinden istifade edilir. Bu şekilde elde edilen kemik daha sağlam ve kalıcıdır.
Sinüs tabanını yükseltme :
Maksiller sinüsler yanakların arkasında ve üst büyük azı dişlerin köklerinin üzerinde; içlerinde bir şey bulunmayan boş odalardır. Doğal diş köklerinin bazıları bu boşluklara kadar uzanır. Bu dişler çekildiğinde ise maksiller sinüsle ağız arasında genellikle ince bir duvar kemik kalır. Bu alanlara implant uygulamak istendiğinde kemiğin kalınlaştırılması gerekecektir. Sinüs duvarı çok ince olduğunda bu kemiğe dental implant yerleştirmek imkansız hale gelir. Üst çenenin arka kısmındaki kemiğin telafisi için sinüs içi kemik greftleri uygulanır. Bunun çözümü sinüs greftleme veya sinüs lifting (yani sinüs boşluklarının bulunduğu alanda kemiği kalınlaştırmak) adı verilen işlemdir.
Ek olarak kemik greftini dişetinin altında korumak ve kemik rejenerasyonunu (yeniden gelişimimi) teşvik etmek amacıyla, üzerine özel membranlar uygulanabilir. Bu sayede; kemik membranın altında; dişeti ise membranın üzerinde ayrı zamanlarda gelişimini tamamlayacaktır. Buna ''rehber kemik rejenerasyonu'' veya ''yönlendirilmiş doku rejenerasyonu'' denir. Dişetleri, kemik dokusundan daha kısa sürede iyileştiği için böyle bir ayırıma gerek duyulur.
Sinüs lift yapılırken önce, sinüs membranı yukarı kaldırılır ve sinüs tabanına kemik yerleştirilir (Resim 9,10,11). İyileşmeden birkaç ay sonra kemik hastanın çenesinin bir parçası haline gelir ve dental implant bu yeni sinüs kemiğine yerleştirilip stabilize edilebilir.
Eğer üst çene ve sinüs ucu arasında yeterli kemik varsa ve implant iyi stabilize edilecek kadar uygunsa sinüs ogmentasyonu ve implant yerleştirme bazen aynı seansta gerçekleştirilebilir. Eğer yeterli kemik mevcut değilse, önce sinüs ogmentasyonu uygulanır sonra kullanılan greft materyaline bağlı olarak greft birkaç ay içinde olgunlaşır. Greft olgunlaştığında implant yerleştirilebilir (Resim 12,13).
Sinir Repozisyonu (yeniden konumlandırma):
Alt çene ve alt dudağa his veren inferior alveolar sinirin kimi durumlarda yerinin değiştirilmesi gerekebilir. Yaşlanmayla birlikte çene kemiklerinin erimesine bağlı olarak bu sinir, daha yukarıda yer alır ve yemek yeme sırasında, protez üzerine baskı yapacağı için ağrı vb. rahatsızlık hissi oluşur. Kimi zaman hasta dudağının uyuşmasından yakınır. Bu gibi durumda cerrahi bir işlemle sinirin yeri daha aşağı bir bölgeye alınabilir.
Önce yanak dış tarafında, alt çenede damar ve sinir kanalı ortaya çıkarılır. Bu alandaki damar ve sinirler izole edillir ve yavaşça dışarı alınır. Mevcut deliğin daha aşağısında sinire yeni bir yer açılır ve sinir oraya yerleştirilir. Böylelikle daha aşağıya alınmış olur. Eski boşluk cerrahın seçimine göre kemik grefti ile doldurulur ve alan kapatılır.
Bu işlemler hastanın ihtiyaçları doğrultusunda lokal yada genel anestezi altında yapılabilir. Sonrasında yaklaşık bir haftalık bir iyileşme ve istirahat dönemi gerekebilir.
|